27 Ağustos 2014 Çarşamba

Hannibal - 2. Sezon

Ağır spoiler içeren bir yazıdır. İkinci sezonunu izlememiş kişilerin okumas tehlikeli ve yasaktır.






        Mads Mikkelsen'i her daim Anthony Hopkins ile karşılaştırdığım doğrudur. Yazıya böyle dalmayı istemezdim ama bu çok önemli bir konu. Mikkelsen amcayı çeşitli filmlerinden (Jagten, Casino Royale, Adams æbler) bilip, severdim. Bu rolde neler yapacağını çok merak ediyordum. Hele ki Hopkins'ten bayrağı alması (aradaki Gaspard Ulliel -Hannibal Rising- fiyaskosunu saymıyorum bile) çok zordu onun için ama ikinci sezonu da izleyince bu rol için biçilmiş kaftan olduğuna emin oldum. İkinci sezonu tek kelime ile özetlemem gerekirse "Mükemmeldi!". Will Graham - Edward Norton karşılaştırması yapmıyorum bile çünkü Hugh Dancy'i her şeyiyle daha çok seviyorum. Tek sevmediğim yanı budur(Will gördüğü için onu suçluyorum):




Bu ne len?


         Daha ilk dakikalarında Jack - Hannibal kavgasını bize sunması finali heyecanla beklememe neden olmuştu ama bir yandan da içten içe düşünüyordum. "Bizi bekleyen tek sürpriz bu olamaz" diye ve haklı çıktım. Sezon finalinde bizi mahvetti. Finalinden kimlerin sağ çıkacağına karşı bahis oynamam gerekirse Alana ve Will derdim. Yine de gönül ister ki Jack ve Will kurtulsun, Hannibal'ın peşine beraber düşsünler çünkü Laurence Fishburne'ün diziden ayrılmak için fazla iyi bir rolü olduğunu düşünüyorum. Sürprizi bozulmasın diye gelecek sezonun oyuncu seçimlerine bakmayacağım :)

         Bu sezon fazla bir karakter girişi olmadı diziye. Yani en azından uzun süreli birileri. Bu biraz kötüydü. Yine de Cynthia Nixon'ı Kade Prurnell rolünde görmek ve Hannibal'ın terapisti Gillian Anderson'ı daha aktif olarak görmek çok hoştu. İkisinin de garip bir çekicilik kattığını düşünüyorum diziye. Üçüncü sezonda ikisinden birinin öleceği üzerine de bahis açıyorum, katılmak isteyen olursa beklerim :)



       Benim için bu sezonun sürprizi ise Mason Verger rolündeki Michael Pitt'ti! Hannibal (2001) filmindeki hikayeyi çok orjinal bulmuştum zamanında ve diziye katmalarına aşırı mutlu oldum. Hele ki kardeşi ile olan olayları beni kendine hayran bıraktı! Keşke daha çok bölüm ayrılsaydı ikiliye.




        Hızlıca ikinci sezonu değerlendireyim şimdi de.

-      Will'in akıl hastanesi muhabbeti çok sıkıcıydı. Çok vakit ayrılmıştı. Kendisini aktif olarak sahalarda görmeyi istiyoruz her zaman. Yine de Hannibal'ı öldürmek için adam yollaması takdir edilesiydi. Seviyorum kendisini(aklını yediğim). Alana ve Hannibal yakınlaşması saçma gelebilir ama Hannibal-Will arasındaki değişik kimyadan (senaristler buraya hafif hayranlık ve cinsel çekim katmaktan aşırı zevk duyuyorlar) dolayı gayet anlaşılabilir bir şeydi. Will'in Hannibal'ı yakalayabilmek için katil gibi davranması da (ya da davranmaması?) apayrı bir olaydı tabii. 

-       Sezonun en bomba hareketlerinden biri Hannibal'ın Miriam Lass'i ortaya çıkarmasıydı. Ortaya çıktığı bölümde ağzım açık kalmıştı. Biraz zorlama olmuştu hipnoz meselesi ama yine de ilginç bir hareketti. 
-       Diziyi bu sezon güzelleştiren diğer bir unsur ise Jack'in eşi Bella ile Hannibal arasındaki olaylardı. Hannibal'ın "Olacakları merak etmesi" burada da ağır bastı ve ölmesine izin vermedi. 
-       Mason Verger ile ilgili her şeyi sevdim zaten. Kardeşler arası rekabet, Hannibal ve Will'in dört bir yandan manipülasyonları, Mason'ın gözyaşı kokteylleri,... Kısacası her şey!
-       Olayların Dr. Chilton'ın üzerine kalması da bende ufak bir aydınlatma yaşattı. Hep düşünürdüm zaten "Hannibal niye yemedi bu adamı daha?" diye. Neden olduğunu geç olsa da anladım :)

Beverly Katz'in ölümü!

-       God's Eye ve kendini hayvan gibi hisseden katil sezonun en başarılı katilleriydi bu arada.




-       Sezon finalinde ise Abigail'in hortlaması çok ilginçti. Hannibal amcanın zekası bambaşka. Hayır geçen sezonu izlerken hiç şüphelenmedim bir de Abigail'in cesedini görmeyince. Neyse üçüncü sezonu daha bir gözü açık izlerim artık.


         Sonuç olarak inanılmaz güzellikte bir sezon geçirtti Hannibal bize. Muadilleri umarım örnek alır. Bu tarz dizilere muhtacız, etraf "hafif" dizilerle dolu.


Not: O değil de Freddie Lounds ne zaman ölecek?


     

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder